AGS Sözel Yetenek Sözcükte Anlam Testi Çöz

Toplantıda sunulan projeyi ilk başta herkes temkinli bir şekilde karşıladı. Kimse hemen onay vermedi, herkes olası riskleri ve getireceği faydaları dikkatle değerlendirmek istedi. Proje, tüm detaylarıyla incelendikten sonra kabul gördü.

20. yüzyıl Türk şiirinde, bireysel temalarla toplumsal konuları bir arada işlemek isteyen şairler, farklı denemeler yaptı. Kimi zaman bireysel duygular ağır bastı, kimi zaman da toplumsal eleştiriler ön plana çıktı. Ancak bazı şairler, şiirlerinde bu iki yönü öylesine ustaca harmanladılar ki ne bireysel duyarlıklar gölgede kaldı ne de toplumsal mesajlar zayıfladı. Böylece eserleri, hem bireyin iç dünyasına hem de toplumun sorunlarına ışık tutan iki kanatlı bir yapı kazandı.

1960 sonrası Türk romanında, yazarların bazıları kendi seslerini bulmakta zorlandı. Birçoğu, başka yazarların üslubunu taklit ederek ilerledi. Bu durum, edebiyat sahnesinde yankı odası gibi bir ortam yarattı.

Sanatçının son eserindeki renkler, öyle bir ahenk içinde kullanılmıştı ki, her bir fırça darbesi birbirini tamamlıyor, ortaya adeta büyülü bir atmosfer çıkarıyordu. Eser, izleyicinin ruhunu okşayan, gözlerini yormayan bir bütünlük sergiliyordu.

Geleneksel sanat anlayışından ……. yazar, modernizmin olanaklarını kullanarak yeni ve özgün bir dil ….. çalışıyordu.

Modern Türk hikâyeciliğinde, bireysel sorunları toplumsal meselelerle harmanlayan yazarlar, eserlerinde çoğu zaman sade bir dil kullanmayı tercih ettiler. Ancak bazıları, anlatımı öylesine süslü ve yoğun hale getirdi ki okuyucu, metnin içine girebilmek için neredeyse bir sözlük yardımı almak zorunda kaldı. Bu tarz, kimi eleştirmenler tarafından “okuru metinle boğmak” olarak nitelendirildi.

19. yüzyılın sonlarında, gazeteler edebiyat için önemli bir platform hâline geldi. Roman tefrikaları, okurlar arasında büyük ilgi görüyordu. Ancak bazı yazarların eserleri, okurun ilgisini sürekli kılmak için suni nefes ile ayakta tutulur gibi uzatılıyordu.

Konferans boyunca konuşmacının üslubu oldukça _______ idi; bu yüzden dinleyiciler hem bilgilendi hem de keyif aldı.

O, hayata karşı her zaman dik duran, sorunların karşısında eğilmeyen bir insandı. En zor zamanlarda bile kendi doğrularından taviz vermez, inandığı değerler uğruna mücadele etmekten asla çekinmezdi. Bu sağlam karakteri sayesinde, çevresindeki herkese güven veren bir lider olmuştu.

O, edebiyatın sınırlarını …… ve okuyucuya yeni bir algı kapısı …… bir yazardı.

Bu filozofun, toplumun sorunlarını ele alışı, safdilliğin bir göstergesiydi. O, gerçeklerin ne kadar acımasız olduğunu görmezden gelerek, her sorunun kolayca çözülebileceğine inanıyordu.

Yaşadığı çevrenin yozlaşmasından etkilenen yazar, eserlerinde bu durumu sert bir dille eleştiriyordu. Toplumun değerlerini yitirmesi, ahlaki çöküşü, onun en büyük kaygısıydı.

Şehrin en eski binalarından biri olan bu yapı, zamanın tortularını üzerinde taşıyordu. Duvarlarındaki solmuş boyalar, kırık dökük pencereler ve paslanmış demir parmaklıklar, geçmişte yaşanan birçok hikâyenin sessiz birer tanığı gibiydi.

Yeni Türk şiirinin bazı temsilcileri, imge kullanımında öylesine soyut bir noktaya vardı ki şiirler, okur için bir sis perdesi arkasında kaldı.